II. Dünya Savaşı’nın Ardından Kültürel Başkaldırı
02-02-2023
17:38
Anime ve Manganın Kültür Tarihi, Dünden Bugüne Türkiye’de Anime ve Manga
Animeler Neden Çok İlgi Görüyorlar?
Özellikle 80’li yıllardan itibaren dünyanın pek çok yerinde insanların hayal güçlerine ilham kaynağı olmuş ve ruhlarını beslemiş olan anime ve mangaların Türkiye’deki yolculuğu da farklı aşamalardan geçmiştir. Bir Uzak Doğu ülkesi olan Japonya’dan çıkan bu eserlerin bugün her yaştan izleyici ve okurun ilgisini çekiyor olması elbette bu alandaki çalışmaların disipliniyle, stilleriye ve alternatiflerinden önde olmasıyla ilgili.
II. Dünya Savaşı’nın Ardından Kültürel Başkaldırı
1959-61 yılları arasında Japonya ekonomisinin güçlenmesiyle birlikte Japon medya ve basın-yayın sektörü de hızlı bir büyüme gerçekleştirdi. Tokyo, manga üretiminin merkezi oldu ve burada yüzlerce stüdyo kuruldu. Zamanla aylık dergiler de haftalık düzene geçmeye başladılar. Manga, 60 yılı aşkın bir süredir Japonya’nın kültürel kimliğinin önemli bir parçası olmuştur. Ülkedeki tüm basılı materyallerin yüzde 25'inden fazlasını oluşturan manga, Japonya'nın yayıncılık sektöründe önemli bir payı temsil etmektedir. Herkes için bir şeyler sunduğundan, manga hayranları küçük çocuklardan yaşlılara kadar uzanmaktadır.
Doğunun Disney’i Olma Yolunda
Japonya'nın felaketle sonuçlanan savaşın yaralarını sarmaya başladığı bu yıllarda, Tōei film şirketinin başkanı Ōkawa Hiroshi, Disney'in Pamuk Prenses (1937) filmini izledi. Filmin muhteşem renkleri onu çok etkilemişti. 1956'da modern bir stüdyo -halkın deyimiyle klimalı, beyaz duvarlı bir saray- inşa etti ve Tōei Dōga'yı (şimdiki adıyla Tōei Animation) kurdu. Şirketin ilk etaptaki hedefi: "Doğu'nun Disney'i" olmaktı. Tōei Dōga'nın ilk uzun metrajlı filmi Hakujaden Ekim 1958'de gösterime girdi. Film bir Çin masalına dayanıyordu. Üniversite giriş sınavları için çalışmaya ara verdiği bir sırada filmi izleyen Miyazaki Hayao, animasyonun kalitesi karşısında hayrete düştü.
Türkiye’de Anime ve Manga
Elinizdeki bu çalışma "Kanagawa’daki Büyük Dalga” eseriyle tanınan sanatçı Hokusai’ın resimlerinden esinle Manganın tanrısı olarak ün kazanmış Tezuka ile onun izinden giden Hayao Miyazaki, Osamu Dezaki gibi diğer ustaların eserlerini inceliyor ve Manga’nın bugüne uzanan yolculuğunun ve Türkiye’de nasıl yaygınlaştığının izlerini sürüyor.